KURŞUNLU ŞELALESİ

 

 

 

Antalya' dan Alanya istikametine giderken 17nci kilometrede bulunan Isparta kavşağına sapınca  takriben 6km. sonra Kurşunlu Şelalesi kavşağına varırsınız. 

Bu kavşaktan 2km kadar gittikten sonra ise adeta hayallerinizin sınırlarını zorlayan bir cennetin kapısından içeri girersiniz. 

Kurşunlu Şelalesi bugün bir milli park görünümünde. 

Antalya'nın kendine özgü,  yaklaşık 18 hektarlık bir alanı kaplayan

bu park içinde 7 küçük gölet  ile yeşilin her tonunu içeren bir bitki örtüsü ve

yüzlerce kuş çeşidi bulunmaktadır. 

Şelaleye girişten sonra piknik alanından sola ayrılan,

iri yapraklı kaktüs türü bitkiler ve kelebeği anımsatan çiçekler arasında gizlenen basamaklardan küçük bir patikaya iniliyor.  

Renk renk bitkilerin arasında yapılan bu kısa ama keyifli yolculuktan sonra

karşınıza bir değirmen çıkıyor.  

Değirmen şu anda çalışıyor. 

Yanına gidip bu su değirmenini de görme şansınız var.

 

 

Sürprizlerle dolu bu patika bir süre sonra sizi şelaleye ulaştırıyor. 

Buradan şelalenin altındaki mağaraya geliniyor. 

Duvarları zümrüt yeşili yosun ve yapraklarla kaplı mağara

ziyaretçilerin en çok fotoğraf çektikleri yer. 

Şelaleye giderken fotoğraf makinenizi almayı unutmayın. 

Mağaranın içindeki su sesinin yoğunluğundan, konuşmalar zor duyuluyor. 

Ayrıca suyun verdiği serinlik, etrafı daha rahat dolaşmanızı sağlıyor. 

Sizi mağaraya ulaştıran patika yol, göletin üzerinden devam ediyor ve

zakkumların arasından dar bir köprüyle karşıya geziliyor. 

Şelaleden damlayan sular sizi rahatsız etmiyorsa, şelale altındaki koridordan ilerleyin. 

Patika yolun sağa kıvrıldığı inişte, dev bitki tüneli yer alıyor. 

Suya doymuş iri gövdeli anıt ağaçlar ve çeşitli bitkilerin,

alanı şemsiye gibi örttüğünü göreceksiniz. 

Burada göremeyeceğiniz tek şey gökyüzü. 

 

Hemen karşınızdaki gölette yüzen ördekler, küçük ekmek kırıntıları atan turistlerin ikramlarına, kıyıya kadar yaklaşıp poz vererek teşekkür ediyorlar.

 

 

Eğer piknik yapmaya gittiyseniz ve yanınızda portatif şezlongunuz da varsa,

hemen şelaleni altına kurulun. 

Bu eşsiz güzellikteki manzarayı seyrederken, tüm  yorgunluğunuzu atacağınıza

ve kendiniz sanki cenneteymiş gibi hissedeceğinize ve

hayallerinizin sınırlarını zorlayacağınıza eminim. 

Kurşunlu Şelalesi'ne kadar gitmişken, buraya çok yakın olan

Perge antik kentini lütfen görmeden gitmeyin. 

Aksu ilçesinden iki kilometre içeriye doğru ilerlediğinizde

önce tiyatroyu göreceksiniz. 

Tiyatronun karşısında, tel örgüyle çevrili çeşitli figürlerin bulunduğu

antik taşlar, sütun başları ve kabartmalar sergileniyor. 

Büyüklük açısından sonra Afrodisyas'tan sonra ikinci sırada bulunan

hipodrom ise hemen karşınıza sağ tarafta çıkıyor. 

Kentin roma kapısından geçerek ilerlediğinizde, kent duvarları, hamam,

agora sütunlu cadde, dükkan yerleri ve akrapolu görebilirsiniz.
Kurşunlu Şelalesi ve Perge antik kentinin en cazip yönlerinden biri de

anayola yakın oluşları. 

Böylelikle, Antalya, Alanya, İncekum, Manavgat,

Side, Kemer, Çamyuva, Beldibi gibi tatil merkezlerinde kalsanız bile,

her iki turistik yöreye kolayca ulaşabiliyorsunuz.